Yüksel, Yorozlu’nun kaftanları kâğıt kullanarak kırılgan ve sıradan hâle getirdiğini, boyutlarını küçülterek değerini yeniden sorguladığını belirtiyor. Yüksel’e göre Yorozlu, bunu yaparken kaftanı tarihe gömmek yerine, toplumsal bilinçdışında yaşayan imgenin canlılığını gösteriyor ve onu salt iktidar kavramıyla özdeşleştiriyor.